Webinarı izlemek için tıklayınız.
TTMD’nin düzenlediği %100 Taze Havalı Klima Santrallerinde Enerji Tasarrufu konulu webinar 14 Mayıs 2020 tarihinde gerçekleştirildi. Ozan Atasoy’un panelist olarak katıldığı webinarın moderatörlüğünü Süleyman Akım yürüttü.
Sunumuna mühendislerin sağlıklı, konforlu ve enerji verimli havalandırma için sorumluluk taşıdığını ifade ederek başlayan Ozan Atasoy, ilk olarak AB’nin Europe 2020 Hedeflerinin sera etkisi yaratan gaz emisyonunu %20 azaltmak, yenilenebilir enerji kullanımını %20 artırmak, enerji verimliliğini ise %20 iyileştirmek olduğunu söyledikten sonra bu hedeflerin gerçekçiliği ve dünya genelinde kurulu soğutma grubu stokları hakkında bilgiler paylaştı.
Atasoy sunumuna şöyle devam etti: “Dünya genelinde enerji kullanımında değişim görüşmektedir. Binalarda kullanılan konfor amaçlı soğutma için enerji kullanımı 1990 yılında %2.5’u iken 2016 yılında %6’ya yükselmiştir. Ticari binalarda bu oran 1990 yılında %6 iken, 2016 yılında %11,5 olarak gerçekleşmiştir. Soğutmaya bağlı diğer sistemler için harcananlarda hesaba katıldığında toplam enerji kullanım oranı 1990’da %13 iken 2016 yılında %18.5’a yükselmiştir. Bu demektir ki Dünyada kullanılan her 5 birim enerjinin 1 birimini soğutma için kullanıyoruz. Avrupa Birliğinin Isıtma ve Soğutma konusunda 4 ana temel stratejisi var. Tüketiciler bu stratejinin odağında olmalıdır.
Modern teknolojileri ve inovatif çözümleri kullanarak akıllı, verimli ve sürdürülebilir ısıtma ve soğutma sistemlerine geçilmelidir. Bu sayede şirketlerin ve bireylerin enerji ve bütçe giderlerinde iyileşme sağlanabilir. Bunu yaparken iç hava kalitesini iyileştirerek ve insanların yaşam kalitesini arttırarak toplumun tamamının yararına bir fayda elde edilmelidir. AB’ye uyum çerçevesinde biz de bu stratejileri takip ediyoruz.”
%100 taze havalı sistemler odağında enerji tüketim verilerini kıyaslayan Atasoy, ısıtma sezonunda enerji tüketimi, ısıtma sezonunda enerji geri kazanımı ve soğutma sezonunda enerji tüketimi verilerini hesaplamaları gösterdikten sonra soğutmada ısı geri kazanımında ısıtmadaki gibi oransal bir kazanım sağlanamadığını dikkat çekti: “ %100 taze havalı sistemlerde ne yapmalıyız? Isıtma modunda maksimum ısı geri kazanımı maksimum enerji tasarrufu demek. IGK verimi çok önemli. Hali hazırda %90 verimlere ulaşan IGK eşanjörleri mevcut. %50lere razı olmamız gerekmiyor. Soğutma modunda IGK fayda sağlıyor ancak yeterli değil. Soğutma için harcanan enerji ve maliyet ısıtma için harcanan enerji ve maliyetin 8 katına kadar çıkıyor. Soğutmada yaratılan her bir birim tasarruf ısıtmada yaratılan 8 birim tasarrufa karşılık geliyor. Kışın dahi kapalı binalarda soğutma ihtiyacı oluyor. Örneğin AVM, endüstriyel tesisler, ofisler, toplantı ve konferans salonları, vb. Dışarıya atacağımız havanın her bir m3’den ısı geri kazanım yapmalıyız. Klima ve havalandırma sistemlerimizde mutlaka Free Cooling özelliği olmasını talep etmeliyiz. Filtre kirliliklerimizi analog olarak ölçmeliyiz ve optimum kirlilikte değiştirmeliyiz. Yüksek sıcaklıkta soğutma suyu ile sistemi çalıştırabiliriz.”
Son bölümde gaz sıkıştırmalı soğutma çevrimi, evaporatif soğutma çevrimi, endirek evaporatif soğutma çalışma prensibi, adyabatik modül konu başlıklarında bilgiler aktaran konuşmacı endirek evaporatif soğutma teknolojisi (IEC) kullanılarak elde edilebilecek tasarruf verilerini paylaştı. Dinleyicilerden gelen yoğun soruların yanıtlandığı bölümün ardından webinar sona erdi.
